banner
anasayfa
ayinbitkisi
arsiv
bos1
baglantilar
iletisim
kitap
palmiye böceði
basýnda
siteyioneriniz
ulasim
intro

Peyzajda 4.Boyut, ülkemizde bilinmeyen veya yeteri kadar tanınmayan bitkiler hakkında, profesyonel ve amatörlere bilgi verilmesi amacı ile hazırlanan bir programdır. Her ay yeni bir bitki tanıtımı yapılmakta, Palmiye Merkezi deneyimleri de aktarılmaktadır.

Palmiye Merkezinin bir hizmeti olan, bu programın sizin veya bir arkadaşınızın e-posta adresine gönderilmesini arzu ediyorsanız, lütfen abone olunuz (abone olmak tamamen ücretsizdir, adresinize herhangi bir reklâm gönderilmeyecektir).

PEYZAJDA 4.BOYUT'a  abone olmak istiyorum>>>>>>>           Arkadaşımı öneriyorum>>>>>>




2023 YILI ARŞİVİ 2022 YILI ARŞİVİ 2021 YILI ARŞİVİ
2020 YILI ARŞİVİ 2019 YILI ARŞİVİ 2018 YILI ARŞİVİ
2017 YILI ARŞİVİ 2016 YILI ARŞİVİ 2015 YILI ARŞİVİ
2014 YILI ARŞİVİ 2013 YILI ARŞİVİ 2012 YILI ARŞİVİ
2011 YILI ARŞİVİ 2010 YILI ARŞİVİ 2009 YILI ARŞİVİ
2008 YILI ARŞİVİ 2007 YILI ARŞİVİ 2006 YILI ARŞİVİ
2005 YILI ARŞİVİ 2004 YILI ARŞİVİ

PEYZAJDA 4. BOYUT Aralık 2004

 HİBİSCUS MUTABİLİS-GÜL HATMİ-YOL HATMİ

Hibiskuslar, Malveceae ailesinden, 250 kadar türde, çalı ve ağaç formunda bitkilerdir . Bununla birlikte, bu aileye mensup bitkilerden özellikle, Çin güllerinin ( H. rosa sinensis) binlerce hibridi elde edilmiştir. Çoğunluğu geniş tropikal yayılım gösterir, ancak bazı türler soğuğa ve dona dayanıklıdır (örn; H. syriacus, H. moscheutos ). Genellikle gösterişli çiçekleri için yetiştirilirler. Aynı zamanda yiyecek, lif, boya ve ilaç olarak da yararlanılırlar.

Hibiscus mutabilis , Çin kökenli, kanaatkar, yaprak döken ağaççıktır. Mutabilis; latincede değişken, değişen anlamındadır. İlk açtığında beyaz olan çiçekleri, önce pembe sonra da koyu pembe-kırmızıya renk değiştirirler. Yol hatmi, ülkemizde Ege ve Akdeniz sahil kuşağında yetişmektedir. Kasım ayında çiçek açtığından, genelde yazlıkçı olarak tanımlanan kesimin bu iri güle benzeyen çiçekleri, görme şansı olmamaktadır. Yol hatmiler, derin loplu yapraklara sahiptir, 4-5 m boylanırlar. Budanarak istenen ölçülerde tutulabilir (3-3.5m boy uygun olur) ve saksıda da yetiştirilebilirler. Kış budaması yapılmalıdır. Budanan dallardan çelikle veya ilk baharda ekilen tohumla üretilebilirler. Sonbahar sonunda çiçek açan bitkimiz, kullanıldığı her yerde odak noktası olacaktır.

Merkezimizde H. mutabilis dışında, H. syriacus(Ağaç hatmi), H. rosa sinensis(Çin-Japon gülü), H. tiliaceus, H. trionum, H. pedunculatus, H. diversifolius üretimi ve satışı yapılmaktadır. Koleksiyonumuzda H.moscheutos ‘southern bella ' bulunmaktadır.

PEYZAJDA 4. BOYUT Kasım 2004

BRUGMANSİA  VE  DATURALAR
(Çan Ağaçları ve Çan Çiçekleri)

Bir çok kitapta aynı isim altında toplanan, Datura ve Brugmansi lar birçok yönden biribirinden farklıdır. Solanacea ailesinden olan bu bitkiler genelde, tropik Amerika kökenlidir. Bu iki grup bitkinin karışıklığa neden olmadan ayrılması için aşağıda yazılı özelliklere dikkat edilmelidir.

Brugmansia’lar boyları 8m ye kadar uzayan, odunsu gövdeye sahip, uzun ömürlü, çan şeklinde hafif aşağı dönük veya tamamen sarkan çiçekleri olan bitkilerdir. Buna karşın daturaların boyu genelde 1.5-2m yi geçmez, gövdeleri yumuşaktır, ömürleri 1 veya birkaç yıldır, çan şeklindeki çiçekleri yukarı bakar. Ayrıca brugmansia tohumlarının üzerinde diken ve çıkıntılar yoktur, datura tohumları ise genelde yuvarlak veya oval, üzerleri dikenlidir.

Gerek datura, gerek brugmansiaların hibridleme ile birçok varyetesi elde edilmiştir. Bu göz alıcı bitkiler, çiçeklerini yaz ve sonbaharda açarlar. Dona dayanıklı olmadıklarından, ülkemizde ılıman Akdeniz iklim bölgesi dışında, saksı veya kaplarda yetiştirilebilirler. Saksılarda yetiştirilen büyük bitkiler, yazın bahçede soliter olarak kullanılırlar. Uygun iklimde bahçelerde grup olarak da kullanılmaktadırlar.

Bilhassa yaz aylarında su gereksinimleri iyi karşılanmalıdır. Kışın fazla su gereksinimleri yoktur. Bu bitilerin tohum ve çelikten üretimleri kolaydır, bazı hibridlerin güzel kokusu vardır. Meyveleri uyuşturucu alkoloit içermektedir, kara büyü yapımında kullanılmıştır. Bugün toksik etkisi olan bitkiler arasında yer almaktadırlar.

PEYZAJDA 4. BOYUT Ekim 2004

                                                  BAUHİNİA TOMENTOSA-SARI ÇAN ÇİÇEKLİ BAHUNYA

Bauhinia’lar leguminöz-Baklagiller ailesindendir. İki loplu yaprakları, orkide benzeri çiçekleri olan, ağaç, çalı ve sarmaşık türü bitkilerdir.


Bauhinia tomentosa (Sarı çan çiçekli bahunya) büyük çalı veya küçük ağaç formunda bir bitkidir, boyu genellikle 3-4 metreyi geçmez, hafif dona dayanıklıdır.

Türkiye de ilk defa ürettiğimiz ve adaptasyon çalışmalarını yaptığımız bu bitkinin vatanı Güney Afrika, Mozambik, Hindistan ve Güneydoğu Çin'dir. İki loplu yaprakları, diğer bauhinia'lara göre daha küçüktür, 2-3cm'yi geçmez. Sarı çan şeklinde, ortasında kahverengi veya mor-siyah gözü olan sarı çiçekleri 3-4cm uzunluktadır. İlkbahardan kışa kadar açan B.tomentosa, peyzajda soliter veya süs çiti bitkisi olarak kullanılabilir. Üretimi tohum veya çelikledir.

Merkezimizde Bauhinia tomentosa dışında Bauhinia variagata ve Bauhinia variagata “candida” (beyaz bahunya) ticari olarak üretilmektedir. Ayrıca Bauhinia galpinii ve Bauhinia yuanensis koleksiyonumuzda mevcuttur.

PEYZAJDA 4. BOYUT Eylül 2004

PLUMERİA- HİNT MABET AĞACI

Dünyanın en güzel çiçeğine sahip ağaçlarından olan, Plumeria’lar apocynaceae sınıfından, yaprak döken veya yarı-her daim yeşil, 8 türü olan, çalı veya küçük ağaçlardır.

Sukkulent gövdeleri, kalın ve etli dalları vardır, anavatanları tropik ve subtropik Amerika’dır. Asyada,  Budist Hint’liler, tapınaklarını bu bitkinin gösterişli ve parfüm gibi kokan çiçekleri ile süslediklerinden, Hint Mabet Ağacı (bitkisi) de denilmektedir. Anavatanlarının dışında, tropik ve subtropik birçok ülkede peyzaj ve süsleme amaçlı kullanılmaktadırlar.  Plumerialar dona dayanıksızdır, tohumdan veya çelikleme ile üretililirler.

Plumeria alba vatanı Küçük Antiller ve Porta Rico, olduğu için Batı Hint Yasemini olarak adlandırılmaktadır. Geniş bir çalı veya kısa geniş bir ağaç olarak tanımlanabilir. Dolgun dalları üzerindeki, koyu yeşil yaprakları 25-30cm uzunluğa erişir, altları hafif tüylüdür. 6metre yüksekliğe ve 4 metre genişliğe erişebilen bir ağaçtır. Ortasında sarı gözü olan, beyaz renkli, salkım şeklindeki gösterişli ve parfüm kokulu çiçekleri bütün yaz ve sonbahar boyunca açar.

 Rodos, Kıbrıs, Alanya da ağaçları olan bu bitkinin, Akdeniz sahil şeridimizde, korunaklı yerlerde veya sera şartlarında üretilmesi mümkündür. Palmiye Merkezi seralarında 300cm boya kadar örnekleri olan bu harika bitkilerin satışı yapılmaktadır.

Plumeria rubra  Meksika, Panama kökenlidir. Yukardaki türe çok benzerlik gösterir. Ağaçlar Plumeria albaya göre biraz daha büyük boya erişebilirler. Ortalarında sarı gözü olan çiçekleri, genellikle gül pembesi, bazen sarı, kırmızı veya bronz rengi olurlar. Palmiye Merkezi seralarında 150-200cm boya erişen örnekleri bulunmakta ve satışı yapılmaktadır.

PEYZAJDA 4. BOYUT Ağustos 2004

ASPARAGUS OFFİCİNALİS-KUŞKONMAZ

Kuşkonmaz, insanlar tarafından aranan ve sevilerek yenilen, uzun ömürlü bir sebzedir. Merkezimizde 10 yıldır, kendi gereksinimlerimiz için yetiştirilmektedir. Ülkemizde tohum ve pençesinin ticari olarak bulunması zordur. Uzun süredir gelen istekler üzerine, geçen yıl tohumlarını satmaya başladığımız kuşkonmaz bitkisinin bu ay ilk defa 9cm çapında saksılarda fide satışına başlıyoruz. Kış aylarında 1-1.5yaş pençe satışlarına başlayacağız.

Kuşkonmaz tohumdan yetiştirildiği takdirde 3 yılda mahsul vermektedir. Birinci yıl saksı veya tavalarda çimlendirilen tohumlar, sonbaharda yapraklarını kaybederler, bu arada rizom kökleri gelişmiş olur. Baharda topraktan çıkarılan pençeler (rizom), özel hazırlanmış dikim yerlerine nakledilirler. Kuşkonmazın başlıca gereksinimi su geçirgenliği iyi olan bir ortamdır. Bunun için kumlu, organik maddeden zengin bir toprak idealdir. Drenajı sağlanmış dikim yerine nakledilen pençeler, sıra halinde 50cm genişliğinde tümsekler üzerine 20-30cm ara ile dikilirler.

Kalıcı yerine dikilen kuşkonmazların, 1. yıl sürgünleri kesilmez. Bitki mahsul alınmadan, yeni yerinde bir yıl gübrelemesi yapılıp, suyu verilerek bakılır. Ertesi yıl, üç yaşına basan bitkilerin hasadına başlanır. Hasad bitkinin ilkbahar sürgünlerinin, çıktığı kumlu toprağın altından kesilmesi ile yapılır. Kesilerek hazırlanan kuşkonmazlar, tercihen aynı gün tüketilmeli veya taze iken derin dondurucuya konulmalıdır. Kral sofralarının vazgeçilmez öğelerinden olan kuşkonmaz, haşlanarak zeytinyağı ve limonla yenilebildiği gibi, çorbası ve çok çeşitli yemekleri yapılan bir sebzedir.

Kuşkonmaz bütün sebzeler arasında en fazla folik asit içerendir. Yağ, kolesterol ve sodyum oranı düşük, lif, potasyum, thiamine, A, C, B6 ve glutathione’ dan zengin, kuvvetli bir antioksidandır.

Kuşkonmaz yiyenlerin %60 ında idrarda keskin kötü bir koku duyulur. Araştırmalar bu kokunun kuşkonmaz yenmesinden sonra vücutta oluşan ve idrara geçen metil merkaptan ve bazı metabolitlere bağlı olduğunu göstermiştir. Kalıtımsal olarak %40 populasyonda bu işlem oluşmamakta ve idrar kokusuz çıkmaktadır. Bununla birlikte, idrardaki kokunun hiçbir zararı yoktur ve kuşkonmaz yenilmesinden vazgeçilmesi önerilmez.

Kuş Konmaz için geniş bilgi: www.asparagus.org

 

PEYZAJDA 4. BOYUT Temmuz 2004

                        VERBENA BONARİENSİS-KELEBEK VERBENASI

Verbenaceae ailesinden olan Verbena bonansis’in ana vatanı Güney Amerika Kıtasıdır. Güney Brezilya, Arjantin, Uruguay ve Paraguay’ın sulak alanlarında yetişir. İnce yuvarlak gövdeleri, birkaç adet olabilir, 100-150cm e erişir. Yaprakları ince, seyrek, gövdenin yakınındadır. Uzun çiçek saplarının uçlarında, mor renkte, petek gibi birleşik ufak çiçekleri, grup oluştururlar.

Ülkemizde tanınmayan, ancak yabancı peyzaj düzenleme kitaplarında sıklıkla görülen bu bitki, ilk defa 2003 yılında Merkezimizde üretilmiş, -6C derecede hiç zarar görmemiştir. Kitap bilgisine göre -10C muhtemelen daha soğuğa dayanmaktadır. Don nedeni ile ölse bile, ertesi yıl dökülen tohumlarından çok sayıda çıkmaktadır. Peyzaj düzenlemesinde, kısa bitkilerle, büyük çalı veya ağaç grupları arasında, yumuşak geçiş ve renk armoni veya kontrastı yaratmak için kullanılabilir.

Bizim gözlemlediğimiz özelliklerinden biri de kelebekler için dayanılmaz çekici olmasıdır, bu nedenle Kelebek Verbenası adını verdik, yer örtücü olarak görmeye alıştığımız mor verbena’yı görmek için artık yere bakmak zorunda kalmayacağımız bir bitkiyi kısaca tanıttık.

PEYZAJDA 4. BOYUT Haziran 2004

ADENİUM OBESA-ÇÖL GÜLÜ

Açan çiçeklerimizden en güzellerinden biri şüphesiz, Çöl Gülü (Adenium obesa) oldu. Zakkum ile yakın akrabalığı olan çöl gülleri, tropik bitkilerdir. Zakkum (Nerium oleander) gibi dona dayanıklı değillerdir. Ilıman iklimlerde dona dayanıklılığını arttırmak için, çöl güllerini zakkum üzerine aşılarlar. Fotoğrafta seramızda bulunan Çöl Gülü nü ve çiçeklerini görüyorsunuz.

Merkezimizde 30 kadar tür zakkum arasında, dünyada bir eşi bulunmayan Nerium oleander “Esener” varyetesi bulunmaktadır. Henüz tescil ettirilmeyen bu variagata (alacalı yapraklı) zakkumun yaprakları orak şeklindedir. Kültürü yapılan diğer alacalı yapraklı zakkumlardan farklı olarak, yaprak sarı-yeşil yerine beyaz-yeşil renkte, çiçeklerde çok katlı kırmızı yerine, tek katlı ve açık pembe-beyazdır. Fotoğraflarda çöl gülü, ve Esener Varyetesini görüyorsunuz.
Zakkum koleksiyonumuzdan örnekler ...>>>

PEYZAJDA 4. BOYUT Mayıs 2004

                                                           NYMPHAEA-NİLÜFERLER

 

Palmiyelerin bitkiler dünyasının kraliçesi olarak tanımlanması gibi, nilüferler de su bitkilerinin, en güzelleri olarak, “Su Kraliçeleri” olarak bilinirler.

Nilüferlerin tropik olanları ve soğuğa dayanıklı olan türleri vardır. Tropik olanlar da gece çiçek açanlar ve gündüz çiçek açanlar olarak ikiye ayrılırlar. Birçok tür doğal nilüfere karşın, daha gösterişli, daha az yer tutan, daha bol çiçek açan ve çiçek ömrü daha fazla olan hibridler tercih edilmektedir.

Merkezimiz nilüfer üretimi genelde soğuğa ve ülkemiz koşullarına uygun, dünyada en fazla tutulan, en kaliteli hibrid türlerden yapılmaktadır. Bu bölümde, yetiştirdiğimiz hibridlerden bazılarını kendi fotoğraflarımızla tanıtmak istiyoruz...>>>

PEYZAJDA 4. BOYUT Nisan 2004

 

 

 MELİANTHUS MAJÖR-BAL ÇİÇEĞİ VEYA BAL ÇALISI

Ülkemizde ilk üretimini yaptığımız bitkilerdendir. Güney Afrika kökenli Melianthus ailesinde bulunan 6 bitkiden Melianthus major ve Melianthus comosus Merkezimizde üretilmiş ve soğuk dayanıklılık araştırması yapılmıştır.  

RHS bitki ansiklopedisinde, -(1-2) santigrat dereceye dayandığı belirtilen Bal Çalısı, bizim deneyimlerimize göre kısa süreli –(6-8) santigrat derecede yaprakları bile zarar görmeden dayanmaktadır. Mavimtırak-soluk yeşil, 9-17 segmentli, derin dişli, oval yaprakları, 30-50cm büyüklüğe ulaşır. Bu enteresan ve çok değişik yaprak görünümü ile melianthus diğer bitki grupları arasında hemen dikkati çekmektedir. Bitki 2-3metre boy ve birkaç metre genişliğe ulaşır, dalları yana doğru düzensiz bir şekilde ilerleyerek bitkinin kapsadığı alanı gittikçe arttırırlar. İlkbaharda uzun saplar üzerinde, çok değişik, koyu kırmızı renkte çiçek açarlar.Kırmızı çiçekler ve mavimtırak yapraklar fotoğrafta görüldüğü gibi çok güzel bir kombinasyon yaratmaktadır. Bitki tohumdan ve zor olmakla birlikte çelikten üretilir.

Melianthus major ile aynı aileye mensup Melianthus comosus da merkezimizde üretilmiş ve aynı derecede soğuğa dayanıklı olduğu görülmüştür. Melianthus comosus Mart 2004 de ilk çiçeğini açmıştır.

Melianthus major bu yıl çok az miktarda satışa sunulacaktır, ancak önümüzdeki yılda bu bitkiyi daha ucuz olarak sunabileceğimizi ümit ediyoruz. Melianthus comosus üretim çalışmalarımız devam etmektedir.

PEYZAJDA 4. BOYUT Mart 2004

Vatanı Hindistan ve Sri Lanka dır. Gramineae ailesinden, yandan kardeşlenme ile büyük öbekler oluşturan çok yıllık bir ottur. Topraktan çıktığı yerde oluşan ince gövdeler, kamışa benzer, buradan çıkan yapraklar 100cm kadar boya erişir, bitkinin boyu 150 cm kadar olabilir, yandan verdiği piçlerle genişliği 90 cm e ulaşır. Soluk, mavi-yeşil yaprakları, elle ezildiğinde, çok keskin bir limon kokusu duyulur...>>>

PEYZAJDA 4. BOYUT Şubat 2004

Kentia palmiyesinin ana vatanı olan Lord Howe adası 1788 yılında Lt Henry Lidgbird Ball tarafından keşfedilmiştir. Avustralya’nın Sydney kentinin 480 mil kuzeydoğusundadır. 11 km. uzunluğunda 2.8 km genişliğinde olan bu ada boomerang şeklindedir. 1830 ila 1840 yılları arasında, ilk yerliler Amerikan balina avcılarına servis yapmak üzere adaya yerleşmişlerdir. Önceleri buradan geçen gemilerin su gereksinimini karşılayan adalıların nüfusu zamanla artmıştır...>>>

PEYZAJDA 4. BOYUT Ocak 2004

Tropik Afrika da bulunan, resimde gördüğünüz, parlak kırmızı ve sarı renklere sahip Ateş Lalesi veya Görkemli Lale zarif görünümünün yanında, çok zehirli bir bitkidir. Ateş Lalesinin başta kökleri olmak üzere bütün kısımları zehirlidir.

Afrikalılar bitkinin bu zehirli özelliğini bildiklerinden genelde uzak dururlar. Ancak bazı bölgelerde, çocuk düşürme amacıyla veya ilaç olarak kullanılmaktadır. Bu bitki ile bir zehirlenme vakası Sri Lanka dan rapor edilmiştir. Bitkinin kökünü yanlışlıkla kaynatıp içen bir kadın, hastaneye kaldırılarak kurtarılmış, ancak zehrin etkisi ile 20 gün içinde bütün saçları dökülmüştür. Olayın sevindirici tarafı, iki ay içinde saçlar tekrar uzamaya başlamıştır.

Çocukların parlak çiçekleri yiyebilecekleri düşünülerek, bu bitkinin evde bakılmaması uygun olur.Afrika’nın bazı kısımlarında bu bitki intihar amacı ile kullanıldığından “intihar bitkisi” olarak da adlandırılmaktadır. Ülkemizde Palmiye Merkezinde örnekleri bulunmaktadır.