|
|
Palmiye Merkezi, ülkemizde palmiye sevgisinin
yerleştirilmesi ve yetiştirilen palmiye çeşidinin arttırılması
amacıyla, 1993 yılında Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde Dr Ragıp
Esener tarafından kurulmuştur. Merkezin kapsadığı alan,
80.000m² dir. Bu alanın bir bölümü kışın su altında kaldığı
için henüz kullanılamamaktadır, ileride bu bölümde su
bahçeleri yapımı tasarlanmaktadır.
Palmiye Merkezi kuruluş aşamasında, bünyesindeki yaklaşık
5.500 metrekare alanı Türkiye’nin ilk “Palmetum”u (Yaşayan Palmiye Müzesi)
için ayırmıştır. Bu alanın
düzenlenmesine 1996 yılında başlanmış, 1997 yılında ilk
dikimler yapılmıştır. Palmetum çevresini kuzeyde Washingtonia
Palmiyeleri, batıda Datça Hurmaları, güneyde Kraliçe
Palmiyeleri ve Afrika ağaçları, doğuda ise altuni mazılar
sınırlamaktadır. Buradaki 300m² süs havuzunda, Japon Koi
balıkları, ortasındaki ufak adada ise Senegal Hurması
bulunmaktadır. Palmetuma dikilen palmiye türü sayısı 40 ı
aşmıştır. Palmiye dışında, bu alanda çok sayıda tür, yıllık,
çok yıllık, çalı ve ağaç formunda bitki de yer almaktadır.
|
|
|
Zaman içinde, palmetum’a dikilen palmiye dışı bitki
türlerinin sayısı, palmiyeleri kat kat geçmiş, Kaktüs Evi,
Tropik Sera, Su Bahçeleri, Ot Bahçesi ilavesi ile Palmiye
Bahçesi zenginleşmiş ve 22.000m² alana ulaşarak küçük bir
Botanik Bahçesi oluşmuştur.
01 Haziran 2006 tarihi itibarıyla ziyarete
açılan Botanik Bahçemiz, özellikle yabancı uyruklu misafirler
tarafından gezilmektedir. Yerli ziyaretçiler, daha fazla
teknik gezi ile gelen üniversite öğrencileri ve hocaları ile
profesyonel olarak bitki-peyzaj işi ile uğraşanlardan
oluşmaktadır. Merkez yaz stajı yapmak isteyen lisans ve
lisansüstü öğrencilere olanak sağlamaktadır. |
Merkezin bitki sergilemek, yetiştirmek ve büyütmek için kullandığı
kapalı alan 6836m²ye ulaşmıştır. Seralarda, palmiyelerin
yanı sıra, ülkemizde bulunmayan veya fazla tanınmayan bitkilerin
üretimine ağırlık verilmektedir. Her yıl İngiliz Kraliyet
Botanik Derneği, Güney Afrika Botanik Derneğinden gelen
değişik tohumlar dışında, ticari olarak satın alınan tohumlarla
merkezin sahip olduğu bitki türü sayısı, palmiyeler dışında
900ü bulmuştur. Dünyada bulunan yaklaşık 3000 tür palmiyenin
büyük kısmı, tropik ve subtropik bölgelerde bulunmaktadır.
Türkiye’de bulunan dış mekan palmiye türü sayısı, ithallerle
birlikte 10’u geçmezken, bugün Palmiye Merkezi bahçe ve
seralarında, 140 dolayında değişik tür ve alt gruba ait
palmiye yetiştirilmektedir.
Merkez, Avrupa Kıtasında doğal olarak bulunan iki palmiye
türünden biri olan Datça Hurması “Phoenix theophrastii”
ile ilgili yetiştirme, uyumluluk ve özellik çalışmalarına
devam etmektedir. Ayrıca 1990 yılında ilk tanımı yapılan,
Phoenix theophrastii’nin bir alt türü olan “Gölköy
Hurması”nın dünyaya tanıtılmasına yardımcı olunmuştur. Palmiye
Merkezinde, palmiye dışında, çeşitli sikas türlerinin, Güney
Afrika, Avustralya ve Amerika Kıtası kökenli çeşitli bitki ve
ağacın Türkiye’de ilk üretim ve Akdeniz iklim koşullarına uyum
denemeleri yapılmaktadır. Son yıllarda Merkez, yeni denenen
türlerin soğuğa dayanıklılığı konusunda da deneyim sahibi
olmuştur. Bu konuda internet yardımı ile dünya palmiye
dernekleri ve yetiştiricilerine yardımcı olmaktadır. |
Su bahçeleri için, ilk etap olarak 4000m² alan ayrılmış,
ilk çalışmalar 1996 yılında başlamıştır. 2004 yılında
gerçekleştirilen “Rüya Bahçesinde” 19 küçük yuvarlak havuzda
17 tür nilüfer ve birçok tür su ve bataklık bitkileri
sergilenmektedir. 2005 yılında, Botanik Bahçesi ikinci etap
çalışmalarında, su
bitkilerinin sergilendiği bir havuz açılmıştır.
2004 baharında yapımına başlanan “Kaktüs ve Sukkulent Evi”
projesi 2005 yılında
tamamlanmıştır. 2005 ilkbaharında düzenlemeler yapılmış,
Kaktüs
Evi dışı ve içinde 300 dolayında kaktüs ve sukkulent bitki
sergilenmeye başlanmıştır.
Kaktüs Evinin arkasında
bulunan küçük bir alanda, tropik, subtropik ve ilginç
meyvelerin
sergilendiği bir Egzotik Meyveler Koleksiyonu da 2005
yılında bitirilmiştir. Botanik Bahçesi ziyaretçileri için
yapılan “Zakkum Kafe” düzenlemesi 2005 yılı Haziran ayında
tamamlanmıştır. Merkezin zakkum koleksiyonu 30 çeşidi
bulmuştur, koleksiyonun en önemli bitkisi olan, Nerium
Oleander “Esener” dünyada eşi olmayan, yalın kat,
pembe çiçekli, orak şeklinde ve alacalı yaprakları olan bir
zakkumdur. 2006 yılında Tropik Sera inşaatı bitirilmiş ve
bitkilerin dikimi tamamlanmıştır.
Palmiye Merkezi, kısıtlı olanaklarına ve henüz bir
araştırma laboratuvar’ına sahip olmamasına rağmen, sera
şartlarında, çimlenme, beslenme, yeni kültürler elde edilmesi,
doğal palmiyelerimizde tohum canlılığının süresi gibi
konularda araştırmalarda bulunmaktadır. Merkezimizde üretilen,
ikiz ve üçüz Jöle Palmiyeleri “Butia capitata” ve “Butia
yatay” 2003 yılında ilk meyvelerini vermişlerdir. 2003
yılında, Cüce hurma “Phoenix roebellenii” ve Senegal
Hurması “Phoenix reclinata” hibridlemesi sonucu elde
ettiğimiz palmiyeler büyümeye devam etmektedir. Palmiye
Merkezi’nde üretilen palmiyelerin hemen tamamına yakını, ithal
tohumlarla gerçekleştirilmiştir. Ancak bugün, birçok palmiye
ve Türkiye’de bulunmayan bitki tohumları merkez bahçesinden
karşılanmakta ve tohum bankası aracılığı ile satışı
yapılmaktadır. 2005 yılında dış ülkelere tohum satışı
başlamıştır. Merkez 2005 yılından itibaren, ülkemize yeni
türler kazandırılması amacı ile üreticiye tohum yanında, yeni
tür palmiye fideleri satışı da gerçekleştirilmektedir. |
Sayfa Başı
|
|